Hikayeye göre, Kurtuluş Savaşı yıllarında, İnegöl yakınlarında, Domaniç dağlarında yaşayan bir kadın, vatanını savunması için askerliğe gönderdiği biricik oğlunun, düşmana yol göstererek vatana ihanet etiğini öğrenince Domaniç dağlarından inerek oğlunu bulur ve onu tek kurşunla yere serip ardına bakmadan dağlara geri döner.
Arkadaşından dinlediği bu hikayeden çok etkilenen yazar(Şukufe Nihal), Domaniç dağlarındaki bu mübarek kadını bulmalıyım diye, elinde bu kısacık hikayeden başka bir bilgi olmadan bu hikayenin peşinden yollara düşüyor; İstanbul'dan başlayan, Bursa-İnegöl-Domaniç civarlarında geçen takdire şayan bir yolculuğa çıkıyor.
Yolculuk notlarını 1946 yılında kitaplaştırıyor. Türk yazınında gezi türünün pek zengin sayılamayacağı yıllarda kaleme alınan kitapta o günlerin Bursa'sından , İnegöl'ünden, köylerinden, yollarından, yolcularından, yolculuklarından, Domaniç dağlarının insanlarından, kadınlarından, insanların ve kadınların yaşam mücadelesinden, kültürlerinden izler bulmak mümkün.
Anadolu'da, halen peşinden yollara düşülecek o kadar çok hikaye varki...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumunuzu buraya yazınız